Bundan yaklaşık 10 yıl önce Ankara’da Krzysztof Kieslowski'nin No End filminin VCD kopyasını bulmuştum. Bulduğum kopyanın görüntü kalitesi düşük(normal VCD’den daha düşük) olduğundan CD’leri evde bir köşeye atmıştım. Son zamanlarda Krzysztof Kieslowski’nin Aşk Üzerine Kısa Bir Film ve Veronika’nın İkili Yaşamı filmlerini izlediğim için No End filminin VCD kopyası aklıma geldi. Film ilginç olduğu için gözlerimi yorma pahasına sonuna kadar izledim.
Yönetmen, dayanışma sendikasının eylemlerini Veronika’nın İkili Yaşamı filminde fon olarak kullanırken bu filmde sisteme muhalif grupları filmin ana teması olarak seçmiş. Film, muhalif bir avukat olan Antek kendi ölümünü anlatması ile başlıyor. Avukat, ölümünün üzerinden 48 saat geçtikten sonra gölge gibi kendi evinin içinde dolaşıp nasıl öldüğünü ayrıntılı bir şekilde anlatıyor. Genç yaşta kalp krizinden ölen avukat genellikle sistem muhaliflerinin davalarına baktığı için yönetmen kamerasını Varşova’daki Adliyenin içinde dolaştırıp o günlerde sosyalist bir ülke olan Polonya’nın hukuk sistemi hakkında bizi bilgilendiriyor.
Filmde dikkat edilmesini istediğim asıl nokta şu: Filmin hemen başında kocası cezaevinde tutuklu olan kadının birisi avukatın evini bulup kocasının dosyasını istemektedir. Ölen avukatın karısı kural gereği dosyayı veremiyor ancak kendisine emeklilik için gün sayan yaşlı bir avukatı öneriyor. Antek daha önce bu yaşlı avukatın yanında staj yapmıştır ve görüşleri taban tabana zıttır. Yönetmen bize ölen avukatın mesleğe ilk başladığı günlerdeki tutumlarını yaşlı avukatın mevcut stajyer avukatı üzerinden anlatıyor. Bu nedenle stajyer avukatın tutum ve davranışlarını dikkatlice izlemek gerekiyor. Yoksa filmde anlatılmak istenenlerin bir kısmını kaçırmış olursunuz.
Krzysztof Kieslowski’nin bütün filmlerini izleme isteği bu filmi izlememe neden olsa bile film kolay izleniyor ve filmde anlatılan olaylar sanki Türkiye’de geçiyor sanısına kapılıyorsunuz. Bu filmi ilk fırsatta izleyin derim