5 Ekim 2019 Cumartesi

İnsanlar Bizi Neden Okusunlar?


Bir makale yazdığınızı ve bu makalenin bir blogda yayınlandığını düşünelim. Ayrıca makalenin başlığının içeriğine uygun olduğunu ve yazının içeriğine uygun etiketler tanımladığınızı varsayalım. Bu şartlarda google veya facebook’taki paylaşımlardan dolayı birileri yazınızın olduğu web sayfasını ziyaret edecektir. Yani karşınızda yazınızla ilgilenen birisi var. Benzer şekilde yazınız bir dergi veya yerel bir gazete yayınlanmış olabilir. Yazınız yerel gazete veya dergide yayınlandıysa, okur derginin sayfalarını tek tek incelerken yazınızın olduğu sayfaya da gelecektir.

Yazınız kısa bir haber veya bilindik bir konuyla ilgiliyse, okur önce şöyle göz gezdirecektir. Konu kendisini sardıysa okuyacaktır. Burada asıl üzerinde durmak istediğimiz, yazınızı okumaya başlayan kişinin okumayı sürdürmesini sağlama konusunda kafa yormaktır. Hepimizin başına gelmiştir; bir gazete, dergi veya internet sitesinde bir yazıya rastlarız. Bir de bakmışızdır ki yazının sonuna kadar okumuşuz.

Yazıların kolay okunması söz konusu olduğunda bizce en önemli ayrıntı aynı cümle içinde birden fazla şeyden söz etmemek, aynı cümle içinde çok şey anlatmaya çalışmamaktır. Gazetelerde günlük yazı yazanlar bu konuda oldukça başarılıdır. Bu nedenle yazınızı tamamladıktan sonra gözden geçirip aynı cümle içinde çok şey anlatılmaya çalışılıp çalışılmadığını kontrol edip, gerekirse değişiklik yapmalısınız.
Kim ne derse desin, kolay okunan yazıları herkes sever. Okurunuzu yoruyorsanız, anlaşılmadığı için aynı cümleyi tekrar okutmak zorunda bırakıyorsanız yazınızı sonuna kadar okuyanların oranı düşecektir.