Yaklaşık 2 hafta önce
Moonrise Kingdom filmini edinip özetini okuyunca facebook sayfama şunu
yazmıştım: “İlk fırsatta izlemek istediğim film.” Her ne kadar aylar öncesinden
Moonrise Kingdom filminin yönetmeni Wes Anderson’un 2001 yapımı ve imdb puanı
oldukça yüksek “The Royal Tenenbaums(Tenenbaum Ailesi)” filminin DVD’sini arşivime
katmış olsam bile izlemek için pek hevesli olmamıştım. Nedense Moonrise Kingdom
filmimi öncelikle izlemek istemiştim. Burhan hocanın önerisi ile Moonrise
Kingdom filmini 5 Ekim 2012 tarihinde izlemeye karar verince imdb.com’a bakıp
Wes Anderson’un daha önce hangi filmleri çektiğini öğrendim.
1 Mayıs
1969
Houston
doğumlu Wes Anderson, yapımcı ve senarist olarak katkı verdiği
filmleri saymazsak bugüne kadar 7 adet uzun metrajlı film çekmiş. Uzun metrajlı
filmlerden başka ayrıca bugüne kadar 3 kısa metrajlı filmin yönetmenliğini
yapmış.
İlk filmi : Bottle Rocket (1996)
Wes
Anderson, önce aynı ada sahip kısa metrajlı bir film çekmiş. Çünkü 1992 yılında
siyah beyaz olarak çekmeye başladıkları Bottle Rocket filmini
maddi imkansızlıklar nedeniyle 1994 yılında kısa film olarak tamamlamak zorunda
kalmış. Sonradan 1996 yılında kaynak bulunca aynı filimin bir de uzun metrajlısını
çekmiş. Bu film, yönetmenin diğer filmleri gibi, aile içi iletişimsizlik ve
dışlanmışlık gibi konuları içeriyor. Farklı hayalleri olan ilginç 3 karakterin bir
araya getirilip bir aşk hikayesi ile harmanlanan bu yol filmi eleştirmenlerince
başarılı bir ilk film olarak görülmüş. Diğer Wes Anderson filmleri gibi Bottle Rocket filminin
imdb puanı oldukça yüksek.
“Akıl hastanesinden taburcu olan Anthony,
hayatta ne yapacağını bilemez bir durumdadır, kendisi gibi başıboş arkadaşı
Dignan'a katılır. Dignan hayal dünyasında kurduğu bir suç şebekesinin lideridir
ve arkadaşını suç işlemeye teşvik eder. Komşuları Bob'un da yardımıyla üç arkadaş
bir suç işlerler. Artık kaçmak zorunda olan arkadaşlar bir otele gelirler ve
orada Anthony, otelde çalışan bir kıza aşık olur.” Wes Anderson'ın filmografisinde önemli bir yere sahip bu filmi ilk fırsatta edinip izleyip görüşlerimizi burada sizinle paylaşacağız.
İkinci filmi : Rushmore (1998)
İkinci filmi : Rushmore (1998)
Wes
Anderson ilk uzun metrajlı filmi Bottle Rocket’ı 1996’da tamamladıktan sonra
1998’de Rushmore(Çılgın Liseliler) filmini çekti. Ülkemizde sinemalarda
gösterilen bu filmin imdb puanı oldukça yüksek. Yönetmen bu filmini liseyi
okuduğu okulda çekmiş. Anderson’un filmlerini diğer filmlerden ayıran en önemli
ayrıntı kendine özgü bir mizah anlayışının olmasıdır.
”Max Fischer(Jason Schwartzman), okulunun en aktif öğrencilerinden
birisidir. Okul gazetesinde ki editörlüğünün yanı sıra birçok kulübe üyedir.
Ama derslerindeki başarısızlıktan dolayı, erken kabul için başvurduğu
Oxford’dan ret cevabını alır. Bu arada beklenmeyen bir durumla karşı karşıya
kalmıştır. Max ilk defa aşık olmuştur, ama kendine çok zor bir hedefi
seçmiştir. Çünkü, aşık olduğu kişi öğretmeni Bayan Cross'tur. Ayrıca bu aşkta
büyük bir rakibi vardır. O bölgenin zengin iş adamlarından biri olan Herman
Blume da Bayan Cross'a ilgi duymaktadır.”
Wes
Anderson çok sayıda casting firmasına “17 yaşında ve Mick Jagger" ruhuna
sahip bir oyuncu istediğini iletir. Oyuncu seçimi 1997 Nisan ayında başlar ve
izleyen aylarda casting firmaları Wes Anderson'a bir çok genç oyuncunun video kayıtlarını
gönderir. Fakat Anderson hiçbirisini beğenmez ve hevesi gittikçe azalmaya
başlar. Çekimlerin başlamasından iki hafta kala Wes Anderson yapımcılara
projenin iptal olma ihtimalinin olduğunu belirtir. Bu sırada San Francisco'da
casting yönetmeni bir partide lise öğrencisi Jason Schwartzman ile tanışır ve
ona rolü önerir. Deneme çekimlerinde Wes Anderson, Jason'un performansını
görünce aradığı kişiyi bulduğuna karar verir.
Wes Anderson’un 3. Filmi : The Royal Tenenbaums(2001)
1998 yılında çekilen
Rushmore filminden sonra Wes Anderson 2001 yılında The Royal Tenenbaums(Tenenbaum Ailesi)
ailesi ile seyircilerin karşısına çıkar. Bu film, Wes Anderson hayranlarının sayısının katlanmasını sağlamıştır. Başka
bir deyişle birçok kişinin ilk izlediği Wes Anderson filmi The Royal Tenenbaums
olmuştur.
Royal
Tenenbaum ve eşi Etheline, Chas, Margot ve Richie isimlerinde birbirlerinden
ilginç üç çocuğa sahiptirler. Bu çift bir gün birbirlerinden ayrılırlar. Chas
daha çocukluk günlerinden itibaren borsada hisse senedi piyasasını takip
etmekdir ve finans dünyasının doğasını sanki doğuştan kavramıştır. Margot bir
tiyatro yazarıdır ve daha dokuzuncu sınıfta yazdığı bir oyunla 15 bin dolar ve
büyük bir ödül kazanmıştır. Richie genç yaşda tenis şampiyonu olmuştur ve üç
sene ardarda ulusal kupayı kazanmıştır. Bu üç parlak çocuğun isimleri 20 yıl
içinde çoğu babalarından kaynaklandığı düşünülen ihanetler, başarısızlıklar ve
felaketler nedeniyle unutulur. Royal Tenenbaum bir gün ailesini tekrardan
toplamaya girişir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder