Gazeteci John Reed uzun zamandır, Louise Bryant ile yaşamaktadır. Evli olmaktan mutlu olmayan Louise Bryant kocasını terk edip John Reed’in yanına geleli çok olnuştur. John Reed’in evi bir dernek, bir lokal veya bir bar gibidir. O dönemin ünlüleri sürekli John’un evinde toplanmaktadır. Ünlü oyun yazarı Eugene O’Neil ve Emma Goldman bunlardan yalnızca ikisidir.
John mesleği gereği bazen uzun seyahatlere çıkmaktadır. Bir akşam elinde çiçeklerle evine dönmektedir. Sevgilisi Louise’ya sürpriz yapmak üzere gizlice mutfak kapısından girmek ister eve. Mutfak kapısını açmasıyla şok olur. Çünkü o sırada mutfağın bir köşesinde Louise ile Eugene O’Neil öpüşmektedir. John ne mi yapar? Hemen geri adım atar ve hiç bir şey olmamış gibi normal kapıdan eve boynu bükük halde girer. Yani Louise ile Eugene O’Neil’ın yakınlığından haberdar değilmiş gibi davranır. Evdeki misafirler gittikten sonra Louise, John’un yanına gelip bir şeyler söylemek istediğini belirtir. John ne söyleyeceğini tahmin eder ve onun bir şey söylemesine izin vermeden evlenme teklif eder. Ahmet Altan’ın Umurumda Değilsin adlı yazısında sözünü ettiği sekans budur. Şimdi durup biraz düşünelim: Elinde çiçeklerle evine gelen John değil de bizden biri olsaydı ne olurdu?
https://vimeo.com/46923216